Gökbilimciler, Ay yüzeyine indirilen düzinelerce uzay aracının bilimsel araştırmaları ve krater buzulları gibi değerli kaynakları tehlikeye atabileceğini söylüyor. Ay’ın sanayileşmesi ihtimali ile uzmanlar gelecekte Ay’a özgü ve bilim için paha biçilmez olan alanların pervasızca yok edilmemesi gerektiğini vurguluyor.
Bilim dünyası, Ay’ın gelecekteki keşfi ve kaynaklarının kullanılması konusunda astronomik bir tartışmaya doğru gidiyor. Şirketlerin önümüzdeki birkaç yıl içinde Ay’ı araştırmak için düzinelerce uzay aracı gönderme planı Ay’ın geleceğini tehlikeye atıyor. Gökbilimciler, “Ay’ı sınırsız bir şekilde kullanma çabasının” Ay yüzeyindeki kaynaklara ve diğer bilimsel çalışmalara onarılamaz zararlar verebileceği konusunda uyardı. Yerçekimi dalgası araştırmaları, kara delik gözlemleri, uzak yıldızların yörüngesindeki küçük dünyalarda yaşamı belirlemeye yönelik çalışmalar ve diğer araştırmalar tehlikeye girebilir. Harvard & Smithsonian Astrofizik Merkezi’nden Martin Elvis, “Sorun acil hale geldi. Hemen harekete geçmeliyiz çünkü bugün verdiğimiz kararlar, gelecekte Ay’daki davranışlarımızın gidişatını belirleyecek.” dedi.
AY’IN BENZERSİZ KAYNAKLARI KORUNMALI Bilim insanları Ay üslerinin inşasını engellemeye çalışmıyor ancak burada sadece bir avuç gelecek vaat eden bölge var. Bunlardan bazıları bilimsel açıdan inanılmaz derecede değerli. Madenlerin ve üslerin inşa edildiği yerler konusunda çok ama çok dikkatli olmak gerekiyor. Science dergisinin yakın zamanda yaptığı uyarıya göre 1967 Uzay Anlaşması, devletlerin gök cisimleri üzerinde toprak iddiasında bulunmasını engelliyor ancak uzay madenciliği ve kaynakların kullanılması hakkında hiçbir şey söylemiyor. Ay’ın sanayileşmesi artık gerçek bir olasılık gibi görünüyor. Bu durum fırlatma maliyetlerini düşürerek bilime yardımcı olacak, ancak gökbilimciler bu sırada Ay’a özgü ve bilim için paha biçilmez olan alanların pervasızca yok edilmemesi gerektiğini vurguluyor. BM anlaşmalarında değişiklik yapmak uzun zaman alıyor. Bu nedenle, Ay’ın benzersiz bilimsel özelliklerini koruyacak ve güvence altına alacak uluslararası anlaşmalar için en kısa zamanda harekete geçmek gerekiyor.